BELİREN YETİŞLİNLERDE ERKEN DÖNEM UYUMSUZ ŞEMALAR İLE ÇOCUKLUK ÇAĞI TRAVMALARININ ROMANTİK İLİŞKİ DOYUMU ÜZERİNDEKİ ETKİSİ / NİLSU ÇETİN; DANIŞMAN: YRD. DOÇ. DR. MUAZZEZ MERVE AVCIOĞLU
Dil: Türkçe 2023Tanım: ix, 141 sheets; 31 cm. Includes CDİçerik türü:- text
- unmediated
- volume
Materyal türü | Geçerli Kütüphane | Koleksiyon | Yer Numarası | Durum | Notlar | İade tarihi | Barkod | Materyal Ayırtmaları | |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Thesis | CIU LIBRARY Tez Koleksiyonu | Tez Koleksiyonu | YL 2820 C48 2023 (Rafa gözat(Aşağıda açılır)) | Kullanılabilir | Clinical Psychology Department | T3188 | |||
Suppl. CD | CIU LIBRARY Görsel İşitsel | YL 2820 C48 2023 (Rafa gözat(Aşağıda açılır)) | Kullanılabilir | Clinical Psychology Department | CDT3188 |
CIU LIBRARY raflarına göz atılıyor, Raftaki konumu: Tez Koleksiyonu, Koleksiyon: Tez Koleksiyonu Raf tarayıcısını kapatın(Raf tarayıcısını kapatır)
Thesis (MSc) - Cyprus International University. Institute of Graduate Studies and Research Clinical Psychology Department
Includes bibliography (sheets 103-135)
ÖZET
Bu araştırmanın amacıbeliren yetişkinlerde erken dönem uyum bozucu şemalar ile
çocukluk çağı travmalarının romantik ilişki doyumu üzerindeki etkisinde duygu
düzenleme güçlüğünün aracı rolünü incelemektir. Bu doğrultuda araştırmaya 406
yetişkin bireydahil edilmiştir. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden birisi olan
ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır ve araştırmaya dahil edilen katılımcılar amaçsal
örnekleme yöntemi ile belirlenmiştir. Çalışmaya katılan kişilere sosyodemografik
form, Çocukluk Çağı Travma Ölçeği, Young Şema Ölçeği-Kısa Form 3, İlişki
Doyumu Ölçeği, Duygu Düzenleme Güçlüğü Ölçeği sunulmuştur. Araştırmada
toplanan veriler SPSS 25.0 paket programı kullanılarak analiz edilmiştir. Analizler
gerçekleştirilmeden önce veri setinin normal dağılıp dağılmadığına bakılmış ve
Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği’nin fiziksel taciz ve cinsel taciz alt boyutları
dışında tüm araştırma değişkenlerinin normal dağıldığı saptanmıştır.
Araştırma değişkenlerinin birçok demografik değişkene göre anlamlı şekilde
farklılaştığı saptanmıştır. Çocukluk çağı travmaları toplam puanı, fiziksel taciz,
fiziksel ve duygusal ihmal alt boyut puan ortalamaları erkeklerde daha yüksek
bulunurken, cinsel taciz alt boyutuna ilişkin alt boyut puan ortalaması kadınlarda
daha yüksek bulunmuştur. Ayrıca cinsiyete ilişkin diğer sonuçlara bakıldığında
kopukluk şema alanının erkeklerde daha aktif olduğu ve ilişki doyumu düzeyinin
kadınlarda daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Lise ya da daha düşük düzeye sahip
olan katılımcıların çocukluklarında daha çok fiziksel ihmale uğradıkları saptanmıştır.
Gelir düzeyi düşük olan bireylerin çocukluklarında daha yoğun fiziksel taciz, fiziksel
ihmal ve cinsel taciz yaşadıkları sonucuna ulaşılmıştır.
Korelasyon analizi sonuçlarına göre, çocukluk çağı travmaları, erken dönem uyum
bozucu şemalar, ilişki doyumu ve duygu düzenleme güçlüğü arasında anlamlı
ilişkiler saptanmıştır. Çoklu regresyon analizi kullanılarak kopukluk ve zedelenmiş
otonomi şema alanının ilişki doyumu üzerinde anlamlı bir yordayıcı etkisi olduğu
görülmüştür. Duygu düzenleme güçlüğünün ise bu yordayıcılık etkisinde anlamlı bir
aracılık etkisinin olmadığı tespit edilmiştir.
Araştırma kapsamında elde edilen sonuçlar Türk aile yapısı, toplumsal cinsiyet
rolleri, bağlanma,psikometrik özellikler ve sosyal istenirlik faktörleri çerçevesinde
tartışılmıştır. Ayrıca araştırma sonuçları ile literatür bulguları arasındaki benzerlik ve
farklılıklar ortaya konmuştur. Buna ek olarak, araştırma sonuçları bağlamında
araştırmacılara, klinisyenlere ve devlete çeşitli önerilerde bulunulmuştur.
Anahtar Kelimeler: Çocukluk Çağı Travmaları, Duygu Düzenleme Güçlüğü,Erken
Dönem Uyumsuz Şemalar, Romantik İlişki Doyumu
ABSTRACT
The aim of this study is to examine the mediating role of difficulty in emotion
regulation in the effect of early maladaptive schemas and childhood traumas on
romantic relationship satisfaction in emerging adults. Accordingly, 406 adult
individuals were included in the study. The research was based on the relational
screening model, which is one of the quantitative research methods, and the
participants included in the research were determined by the purposive sampling
method. Sociodemographic form, Childhood Trauma Scale, Young Schema Scale Short Form 3, Relationship Satisfaction Scale, and Difficulty in Emotion Regulation
Scale were presented to the participants in the study. The data collected in the
research were analyzed using the SPSS 25.0 package program. Before the analyzes
were performed, it was checked whether the data set was normally distributed and it
was determined that all research variables were normally distributed, except for the
physical abuse and sexual harassment sub-dimensions of the Childhood Trauma
Scale.
It was determined that the research variables differed significantly according to many
demographic variables. While the total score of childhood traumas, physical abuse,
physical and emotional neglect sub-dimension mean scores were higher in men, the
mean sub-dimension score in sexual abuse sub-dimension was higher in women. In
addition, when looking at the other results related to gender, it was determined that
the disconnection schema area was more active in men and the level of relationship
satisfaction was higher in women. It was determined that the participants with a high
school level or lower were exposed to more physical neglect in their childhood. It
was concluded that individuals with low income levels experienced more intense
physical abuse, physical neglect and sexual abuse in their childhood.
According to the results of the correlation analysis, significant relationships were
found between childhood traumas, early maladaptive schemas, relationship
satisfaction and difficulty in emotion regulation. Using multiple regression analysis,
it was seen that disconnection and impaired autonomy schema domain had a
significant predictive effect on relationship satisfaction. It was determined that
difficulty in emotion regulation did not have a significant mediating effect in this
predictive effect.
The results obtained within the scope of the research were discussed within the
framework of Turkish family structure, gender roles, attachment, psychometric
characteristics and social desirability factors. In addition, the similarities and
differences between the research results and the literature findings were revealed. In
addition, various suggestions were made to researchers, clinicians and the
government in the context of the research results.
Key words: Childhood Psychological Traumas, Early Maladaptive Schemas,
Emotional Dysregulation, Romantic Relationship Satisfaction